Sayfalar

22 Kasım 2012 Perşembe

Yayın işte...

Of yayına isim bulmak da ayrı dert...
Bugün bakıcı teyzemiz hastaneye gittiği için yavru ortada kaldı. Sabah izin mi alsam, yanımda mı götürsem ikileminden sonra işyerine getirdim. Şimdilik boş olan yan masada kulağında kulaklık Caillou izlemekte :) Bakıcısı öğle arasına yetişir umarım..
 
Çubukların çikolatalı kısımlarını kemirmiş, kalanları itina ile sıralamış hanımefendi :)
 
Bugün resmen kışa uyandık, poyraz uğurladı bizi işe..
1,5 senedir Beyşehirdeyiz, bir çok yoldan ilk kez yaya olarak geçiyorum. Taş Köprü de bunlardan birisi...

 
Kitap okuma hızım dann diye düştü!! Malum yeni işyerim daha yoğun; serviste geçen 45'er dakikadan 1,5 saat ve öğle arası boş kaldığım 1 saat yok artık. Amaa en azından akşamları sızmıyor, kitap okuyabiliyorum o da yeter :)
Parfümün Kokusuna Dansına devam ediyorum, eğlenceli bir kitap. Başladığımda kullanılan küçük yazı karakterleri gözümü yormuştu ama alıştım..(Kitabın ismini de iyi sallamışım ;))
 
 
Geçen haftasonu komşularla bahçeyi toparladık, sona kalan pırasaları, turpları ve pancarları söktük. Bu yörede pırasalar torbaya sarılıp tekrar toprağa gömülüyor, kışın da çıkarıp yeniyor. Rengi açık sarı ve çıtır çıtır oluyor. Yemeğini fazla yapmıyor, yeşil soğan niyetine yiyorlar. Patates salatasının yanına çok yakışıyor.
 Maydanozların yanına marul, tere ve yeşil soğan ekip üzerini kapattık, artık küçük de olsa bir seramız var :) Ama soğuk kendini iyice hissettirdiği için kat kat giyinerek yapabildik bunları. Artık mayısa kadar bahçe keyfine paydos..(Tabi kış gelince terasta soba başı keyfi başlar :))
 
Bu haftasonu da birlikte aşure yapacağız. Hazırlık kısmını hep sevmişimdir, ayıkla-yıka-minik minik doğra :) Hoş yemesini de çok severim ya ;)
Eşim şifayı kaptı, bildiğim tüm yöntemleri üzerinde deniyorum, umarım bize bulaşmaz...
Sağlıklı günler dilerim... Aşure yapacaklara kolay gelsin, bereketli olsun..