Önceki hafta Cumartesiyi Eylül'le anne-kız günü ilan ettik, tabi ikinci bir anneden (annemden) yardım alarak. Duru'nun anneanne ile mutlu-mesut vakit geçirdiğini öğrendiğimizde de 'devamı gelecek...' dedik :)
Eylül'ün isteği üzerine tramvayla düştük yollara, bir-iki durak boyunca öğrencilik nostaljisi yaptıktan sonra yeni tramvaya geçip teknolojiye merhaba dedik. Yolda Eylül'le tanıştığı yetişkinler arasında klasikleşen sohbetler edildi;
-Adın ne?
-Eylül,
-Güzelmiş ismin, eylül ayında mı doğdun? (Bingo)
-Hayır, nisanda doğdum,
-Okula gidiyor musun?
-Evet, anaokuluna gidiyorum,
-Kaça kadar sayabiliyorsun?
-Bilmem, kaça kadar saydığıma dikkat etmedim...
:)
Yağmurla birlikte koşar adım Rampalı Çarşıya girdik. Öğrencilik yıllarımdan bu yana en sevdiğim mekan; hafif loş, kitap kokulu ve rampalı :)
Kitapçıları gezmek için bahanemiz hazırdı; Kumkurdu. Farklı illerden sahaflarda kitabı bulan arkadaşlar beni de umutlandırdı, başladık sırayla dükkanlara girmeye. Ama değil kitabı bulmak, adına aşina olana bile rastlayamadık.
Kumkurdu'ndan vazgeçtik, bari Eylül'le birkaç tane kitap inceleyelim dedik maalesef Rampalı Çarşı'nın çocuk kitaplarını pek önemsemediğini, basit hikayeli boyama kitaplarından başkasına yer verilmediğini fark ettik.
E o kadar geldik boş dönmeyelim dedim, kendime kitap bakmaya başladım. Gitmeden önce aklımda kitap almak yoktu ya birden hangi kitabı alsam, bugünlerde nelere bakıyordum, internette sepetimde hangi kitaplar vardı hiiç hatırlayamadım iyi mi!!Bir tek Trendeki Kız'ı hatırladım, o da kitapçıda yoktu...
Yarın birgün Kocan Kadar Konuş TV'ye düşer, bari öncesinde kitabını okumuş olayım deyip kitabın ikinci elini aldım. Hiç benlik değil dediğim Sarah Jio'nun kitabını bile aldım yani, kafamdaki bulanıklığı varın siz düşünün...
Tam çarşıdan çıkarken Orhan Pamuk'un kitabını da alışverişe ekledim ki aklımda olup satın aldığım tek kitap bu oldu.
Eylül çarşıyı çok sevdi, köşe bucak inceledi :)
Sonra kendimizi eski Konya sokaklarına attık, hızlı adımlarla dolaştık. Epey yenileme çalışması yapılmış...
Mahalleye döndüğümüzde güneş göründü, kanımız ısındı ama çook yorgunduk, parka yüz vermeden eve yollandık.
4 yorum:
çok tatlısınız ya
Hayatım Kitap :))
Hakikaten kafan iyi karışmış o kadar eleştirdik demek ki kısmetinde Sarah okumak da varmış :) Hangisini aldın? Fotoğraflarda göremedim. İyi bir nostalji olmuş...
Aldım valla, bakalım okuyunca neye benzeteceğim, bir de bayılır tüm kitaplarını alırmışım ;) Agapi'yi aldım bu arada...
Yorum Gönder