Orhan Pamuk'un son dönem kitaplarını beğenmez, her yerde söyler, kitap çıkınca da gider alırım. Bu ne yaman çelişki anne?
Kırmızı Saçlı Kadın diğerlerine (Masumiyet Müzesi, Kafamda Bir Tuhaflık ) nazaran daha ilginç ve akıcıydı.
Öngören'de başlayan ve yıllara yayılan, efsanelerle beslenen bir kuyu hikayesi okuyorsunuz. Bazı kısımlar engellenemez biçimde tahmin edilse de kendince bir gizemi var hikayenin.
İnternette kitapla ilgili yapılan olumsuz yorumlara, alıntılarla ahlaksız bir hikayeymiş gibi gösterilmesine katılmıyorum. Zaten işin efsane kısmından rahatsız olan da okumasın kardeşim. Gün boyu televizyonda yayınlanan saçma sapan programlara, kimin eli kimin cebinde belli olmayan dizilere göz yumup da iş kitap olunca sadece okudukları birkaç sayfa üzerinden eleştiri yapmalarına tahammül edemiyorum. Haa Orhan Pamuk'u savunmak mı amacım, değil. Ben Pamuk'un eski kitaplarını, eski tarzını tercih ederim.
Böyleyken böyle...
Orhan Pamuk'la ilk kez tanışacaklara pek önermem, yazara aşina olanlar zaten merak edip okuyacaktır :)
Çokça kitapla kalın...
2 yorum:
Çok görüyorum bu aralar bende Orhan Pamuk'la tanışmayanlardanım. Demekki tanışmak için isabetli bir seçim değil. Hıımm okumayayım o zaman söylediğin iyi oldu.
Hımm senin için Benim Adım Kırmızı ya da Kar iyi bir başlangıç olabilir...
Yorum Gönder